Eserin ismini okuyunca ister istemez bir tebessüm ediyor insan. Benim de eseri alma sebeplerimden birisi eserin ismidir. Evet, çok ilgi çekici bir isim verilmiş kitaba. Eseri okuyunca göreceksiniz, ismi kadar içeriği de inanın ilginizi çekecek bir eser.
Esere geçmeden önce yazarı hakkında kısaca malumat vermek isterim. Muammer Bilgiç Bey Biyoloji Öğretmeni ama mesleğini icra etmiyor. Kendini bu ülkeyi güzelleştirmek adına vakfetmiş bir yazar. Aynı zamanda Anadolu Gençlik Vakfı Genel Başkan Yardımcısı. Çoğunuzun belki seçim döneminde yapmış olduğu, denize takım elbise ile girip seçmenlere derdini anlatan milletvekili adayı olarak, sıra dışı videolarıyla hatırlayacağınız Ordu Saadet Partisi Milletvekili adayı.
Yazar hakkında verdiğim bilgilerden de anlaşılacağı üzere bu eser bir nevi teşkilat içi çalışmalarda da rahatça kullanılabilecek siyasi ağırlıklı konuların yer aldığı bir eser. Eser altı bölümden oluşmaktadır.
Eserin birinci bölümü “Birkaç İyi Adam” başlığı altında sekiz ayrı yazıdan oluşmaktadır. Eserin bu bölümündeki yazılar iyi bir insanın nasıl olması gerektiğini anlatan yazılardan oluşmaktadır. Özellikle bu bölümde okurken altını çizdiğim şu satırlar nasıl bir insan tipinden bahsedildiğinin anlaşılması açısından buraya alınmıştır: “Aşkları ‘açık öğretim’ aşklarıdır, dokunmadan ve uzaktan severler. Sohbete ve muhabbete meftundurlar. Uyduruk günler, kutlama partileriyle işleri olmaz. Hediyeleşmek için tüm zamanlarının müsait olduğuna inanırlar. Matbuat kokusuna düşkündürler. Ellerine geçen paranın büyük bir kısmıyla kitabevlerine olan borçlarını öderler. Geri kalan parayla da yeni kitaplar alırlar. Kendilerine rızık olarak verilenlerden yoksun ve yoksul kimseler için infak ederler. Muhannete minnetsizdirler. Yardımı Allah’tan beklerler.”
Eserin birinci bölümünde en dikkat çeken yazı “Olay Yeri İnceleme” isimli yazıdır. Yazar bu yazısında farklı bir yöntemle insanlığın geldiği noktayı ve davasını taviz vermeden yaşayan insanların toplumun çeşitli katmanları tarafından nasıl algılandığını çok güzel bir şekilde ifade etmiştir.
Eserin ikinci bölümü “Argan Yaylası Vaizi İhtiyar Derviş ve Şehrin Ergenliği” başlığı altında on üç ayrı yazıdan oluşmaktadır. Yazar bu bölümde mesajlarını farklı bir yöntemle İhtiyar Derviş ve Şehrin Ergenleri üzerinden ustaca bir dil kullanarak vermeyi tercih etmiştir.
Eserin üçüncü bölümü “Ergen İlmihali (Resimsiz Namaz Hocası)” başlığı altında on ayrı yazıdan oluşmaktadır. Yazar bu bölümde Milli Görüş olarak adlandırdığımız Rahmetli Erbakan Hoca’nın fikirlerini ve ülkemizdeki ahvali verdiği örnekler ile detaylıca anlatmıştır. Bu bölümde yazar derdini anlatmak için kelimeleri ustaca kullanarak tarih, siyaset, edebiyat, biyoloji gibi alan bilgilerini yerli yerinde kullanarak mesajını vermeyi başarmıştır.
Eserin dördüncü bölümü “Muhafazakâr Demokratlar Huzur Sokağında” üst başlığında on ayrı yazıdan oluşmaktadır. Eserde en beğendiğim belki de eseri okurken “evet amaç hâsıl oldu” dediğiniz ana gelmenizi sağlayan bölümdür. Bu bölümdeki yazılar ülkemizdeki muhafazakâr camia dediğimiz camianın inandıkları ile yaptıkları arasındaki farkı detaylı örnekler, bazen hikâyeler bazen de durum analizleri ile gözler önüne sermektedir. Yine bu bölümde esere ismini veren “Allah’ını Seven Defanstan Ayrılmasın” isimli, gezi olayları ile alakalı yazı da yer almaktadır.
Eserin beşinci bölümü “Ömür Çürümesinin Kısa Tarihi” üst başlığı ile altı yazıdan oluşan bir bölümdür. Bu bölümde aşk, evlilik, erkek-kadın ilişkileri gibi konuları kendine has üslubu ile işlemiştir.
Eserin altıncı ve son bölümü olan “Bir Müslüman Başbakan Necmettin Erbakan” üst başlığı ile beş ayrı yazıda ahde vefanın ne demek olduğunu, Milli Görüş’ün tek temsilcisi ve Milli Görüşün Erbakan Hoca’nın mirası olan partide olacağını, Erbakan Hoca’nın hayatından kesitler vererek anlatmıştır.
Eser farklı zamanlarda yayınlanan yazıların bir araya gelmesiyle oluşmuştur. Dili herkes tarafından anlaşılabilecek sadelikte olan, “Milli Görüş nedir, bunu bizim anlayacağımız dille, bizi sıkmadan anlatabilecek var mı?” sorusuna cevap olabilecek bir üslupta hazırlanmıştır.
Eseri, “Milli Görüş açısından Türkiye’ye nasıl bakmalıyız?” sorusunun cevabını arayanlar başta olmak üzere, farklı bir tarzda kitap okumak isteyenlere tavsiye ederim. Yazımı bitirirken bir döneme damgasını vuran eski Başbakanımız Necmettin Erbakan Hoca’ya Allah’tan rahmet, geri kalan eserin müellifi gibi samimi, dertli dava adamlarına başarılar dilerim.
Muammer Bilgiç, MGV Yayınları, 5. Baskı, Ankara, 2015, 187 Sayfa, ISBN: 8-02-5000-605-978
Yazar: Ömer UMUR
